Bİ ÇARE KADIN

Oyunun Adı: Sevgili Doktor
Yazar: Anton Çehov
Çeviren: Sevgi Sanlı

KADIN – Bana büyük bir yardımda bulunabilirsiniz. İnşallah boş döndürmezsiniz beni. Başka kimseden hayır yok. (Kadın ağlamaya başlar. Bu ağlama inlemeye dönüşür. Kistunov acı içinde gözlerini kısar, dişlerini sıkar ve koltuğunun kollarına sıkı sıkı tutunur.) Afedersiniz. (Sakinleşmeye çalışır.) Kocam, efendim! Vergi tahsildarı Şukin. Kendisi beş aydan beri hasta… Beş aydır çekmediğim kalmadı… Sinir bozukluğu… Her şey sinirlerini alt üst ediyor. Parmağınızın ucuyla dokunacak olsanız böyle avaz avaz bağırıyor. (Birden bire avaz avaz bağırır. Kistunov’u yerinden uğratan tüyler ürpertici bir çığlık atar.) Nasıl, niçin sinirleri bozuldu, kimse bilmiyor. Zavallı adamcağız yatarken… Acı acı feryat etmek hakkımdır ama neyse… Beş aydır yatakta yatıp iyileşmeye çalışırken adamı işinden attılar. Durup dururken, hiç sebepsiz… Hastalığında neler çektim bilemezsiniz. Sabahtan akşama kadar bir dediğini iki etmedim. Akşamdan sabaha kadar başında bekledim. Bir yandan da bir sürü iş beni bekler. Evi süpürüp silmek, çocuklarıma bakmak, köpeğimizi, kedimizi, keçimizi, hasta olan kız kardeşimin kuşunu beslemek… Kız kardeşim. Başı dönüyor. Bir aydır fena halde başı dönüyor. Baş dönmesi her gün biraz daha artıyor. Onun çocuklarına, onun kedisine, onun keçisine bakmak da bana düştü. Sonra kız kardeşimin kuşu, benim çocuklardan birini ısırdı, bizim kedi onun kuşunu ısırdı, kolu kırık olan en büyük kızım, kız kardeşimin kedisini boğdu. Şimdi kız kardeşim buna karşılık bizim keçiyi istiyor, keçiyi vermezsek ya bizim kediyi boğacak ya da büyük kızımın öbür kolunu da kıracak… Sonra, kocamın maaşını almaya gidince yirmi dört ruble, otuz altı kopeğini kestiler. Neden diye sordum. Yardımlaşma sandığından borç almıştı dediler. Ama bu mümkün değil. Benden izinsiz borç alamaz. Kafasını kırarım. E tabii bu hasta halinde değil. Zaten benim de mecâlim kalmadı. Nerede eski kuvvetim. Taşı sıksam suyunu çıkarırdım. Ama üstünüze afiyet, bir öksürük ârız oldu. Öksüre öksüre ciğerlerimi kusacağım neredeyse. (Öyle feci öksürmeye başlar ki Kistunov neredeyse çatlayacaktır.) Kocamın hakkını istiyorum. Yirmi dört ruble, otuz altı kopeklik helâl parasını. Zayıf ve âciz bir kadın olduğum için bana vermiyorlar. Yüzüme karşı gülenler bile çıktı. Evet güldüler. Hatta kahkahalar attılar. (Yüksek sesle kahkahalar atar. Kistunov büzülür.) Oysa ağlanacak haldeyim ben. Benim gibi zavallı, çaresiz bir kadın. (Hıçkırır.) Gülünecek ne var bunda? Şimdiye kadar beş acentenin kapısını çaldım. Hiçbiri derdime kulak vermedi. Aklımı kaçırmak üzereyim. Saçlarım dökülmeye başladı. (Başından bir avuç saç çeker.) Bakın avuç avuç dökülüyor. (Masanın üstüne bir avuç saç atar.) Bir başka acenteye daha git, demeyin bana.