HUZUR ÇIKMAZI

Yazar: Haldun Taner

Memnun Bey, öğretmendir. Eşine sadık, çok üzerine titreyen biridir. Eşi Zennube’yle aşk evliliği yapmışlardır. Fakat Memnun Bey’in aşırı ilgisi Zennube’yi rahatsız etmiştir, soğumasına neden olmuştur. Bir gün Memnun Bey dışardan eve gelir. Karısına yine bir kucak dolusu iltifatta bulunur. Bunun üzerine Zennube çıldırmıştır. Evde onu bunu kırmaya başlar. Memnun Bey bu duruma anlam veremez hemen doktor çağırtır. Doktor Hazık evlerine aceleyle gelir. Memnun Bey’e birkaç soru sorup Zennube Hanım’ın odasına çıkar. Orada ona detaylı sorular sorar. Zennube de kocasının aşırı ilgisine dayanamadığına, artık onu boğar derecesine getirdiğini anlatır. Doktor Hazık da ona evden biraz uzaklaşmasını, tatil yapmasını tavsiye eder. Bu durumu eşi Memnun Bey’ e de söyler. Memnun Bey’de eşinin bir an önce sağlığına kavuşması için onu teyzesinin yanına kafa dinlemeye gönderir. Zennube uzun süre teyzesinin yanında tatil yapar. Uzun süre gelmeyince kocası onu özlediğini fark eder. Geleceği gün onu dört gözle evde bekler. Zennube geldiğinde eski formuna gelir. Eşi onu istediği ne varsa yapmaya hazır olduğunu söyler, yine şımartmaya devam eder. Evin hizmetlisi fena dedikoducu kadın tarzındadır, evin hanımını de pek sevmez. Bir gün Vakkas Bey’le sohbet ederlerken hanımının gece yarıları uyanmalarını, mehtabı seyretmesini, defterine manzumeler yazmasını hayra yormadığını söyler. Vakkas Bey de ona kızar, hanımının hakkında suizanlarda bulunmasının yanlış olduğunu söyler. Nafile, Vakkas Bey’e bu söylediklerinin Zennube Hanım’ın şiltenin altına sakladığı defter sayesinde kuşkularının arttığını söyler. Vakkas Bey de hanımının eşyalarını karıştırmasını, özelini bilmesinin doğru bulmadığını söyler. Bu arada Nafile okuma yazma bilmiyordur. Hanımının defterini ısrarlarıyla Vakkas Bey’e okutur. Defterde onun benim hayatıma girmesi hayatı sevmemi yeniden sağladı yazıyordur. Bu yazılanlar üzerine Nafile’nin gözleri fal taşı gibi açılır, bu kadının hayatında biri var diye noktayı koyar. Vakkas Bey’de bir daha böyle şeyler yapmamasını söyler. Bu durumlar yaşanırken bir gün Zennube Hanım İngilizce kursuna gittiği günlerden birinde eve baya geç kalır. Bu durum Memnun Bey’i meraklandırır. Gidebileceği her yeri arar, hiçbir yerde yoktur. İyice meraklanır. Tam o sırada Zennube gelir. Eşine başıma neler geldi bilemezsin der. Memnun meraklı gözlerle onu dinler. Canım yolda tesadüf dayımla karşılaştım, yengemi hastaneye buraya getirmiş. Bunu duyunca yengemi ziyarete gittim, bir ihtiyacı var mı diye sordum. Hastaneden ayrılıp eve gelirken yolun bozuk olmasından dolayı araba yolu uzattı bu yüzden geç kaldım demiştir. Memnun Bey’de ben senin dayın olduğunu bilmiyordum bu hayatta sadece teyzen olduğunu söylemiştin. Zennube lafı nasıl kıvıracağını bilemez der ki ailemdekiler o dayımla konuşmuyor bende o yüzden bahsetmedim, uzun zamandır ilk defa konuştum. Eşi bu kez tatmin olur. Zennube aslında Doktor Hazık ile yasak aşk yaşıyordur bu yüzden eve geç kalmıştır. Bu yasak aşkın öğrenilmesinden korktuğu için bir gün eşini öldürmeyi planlar. Onun sütüne zehir koyar. Ama hizmetlinin geldiğini duyunca acelece odaya çıkar, hizmetli süt bardaklarını karıştırır. Zehirli sütü Zennube içmiştir. Zennube hastalanıp hastaneye kaldırılır. Suç Nafile’ye kalır. Mahkemece suçsuzluğu kanıtlanıncaya kadar tutuklanır.

Alt sayfalar:

Alt sayfa bulunamadı.